Enerji dışa bağımlılığımızın nedeni, fosil yakıtlara bağımlılığımız. Fosil yakıtlar Türkiye’nin toplam birincil enerji tüketiminin %90’nı oluşturuyor. Ancak ülkemizin kendine ait fosil yakıt kaynakları kısıtlı ve enerji ihtiyacını karşılamak için toplam birincil enerji ihtiyacının %80’den fazlasını ithal etmesi gerekiyor.
“Enerjide dışa bağımlıyız” gerekçesiyle Kömür Yılı ilan edilen 2012’deki ithalatımıza baktığımızda en büyük kalemi enerji ürünleri oluşturuyor; toplam 60 milyar dolar. Toplam enerji ithalatımızın en büyük kalemini petrol ve petrol ürünleri oluşturuyor; 31,5 milyar dolar.
Burada, petrolü elektrik üretmek için tüketmediğimizi hatırlatmak iyi olabilir. Doğal gaz ise enerji faturasının 23,2 milyar dolarlık kısmını oluşturuyor ve doğal gazın sadece yarısını elektrik üretmek için kullanıyoruz. Geri kalanı ev ve ofislerimizi ısıtmak için ve endüstriyel süreçlerde kullanılıyoruz. Dolayısıyla kömürlü termik santral yaparak enerjide dışa bağımlılıktan kurtulamayacağız.
Diğer yandan ülkemizde termik santrallerde kullanılan kömürün büyük bir kısmı ithal ediliyor. 2013 yılından bu yana devreye alınan elektrik üretim tesislerine baktığımızda, ithal kömürlü termik santral kurulu gücünün neredeyse iki katına (%91 oranında artış) çıktığını, buna karşılık “yerli kaynak” olarak desteklenmeye çalışılan yerli kömür santral kurulu gücünün sadece %15 kadar arttığını görüyoruz. Gittikçe daha fazla ithal kömüre bağlı hale geliyoruz.